Ceza Hukukunda Savunma Dilekçesi Örneği
Ceza davalarında savunma dilekçesi, çok büyük önem arz etmektedir. Soruşturma ve kovuşturma aşamasında şüpheliler veya sanıklar her zaman yargılandıkları dosyaya ilişkin olarak savunma dilekçesi verebilirler. Suçun işlendiğinden haberdar olan savcılık şikâyet üzerine veya bazı durumlarda resen soruşturmayı yürütür ve suç delillerini toplamaya başlar. Akabinde savcılık tarafından iddianame düzenlenir ve iddianamenin kabulü ile birlikte kamu davası açılır. Bu süreçte şüphelilerin ifadesi soruşturma aşamasında alınır; eğer kamu davası açılır ise ifade aşaması kovuşturma aşamasında da devam eder. Sanıklar veya şüpheliler sözlü olarak ifade verdikleri esnada kendilerini eksik ifade edebilirler. Bu sebeple yazılı savunma dilekçesi verilmesi ve varsa masumiyete ilişkin delilerin sunulması her zaman tavsiye edilmektedir. 

SAVUNMA DİLEKÇESİ YAZARKEN NELERE DİKKAT EDİLMELİDİR?

Ceza hukukunda savunma dilekçesi yazılırken,  karşılaşılan suç iddiasının, dosyanın hangi aşamada olduğunun, dosyadaki suç delillerinin neler olduğunun çok iyi bilinmesi gerekir. Savunma dilekçesi yazarken ifade edilmek istenen husus okunduğunda kolay bir şekilde anlaşılabilir olmalıdır. Savunma yaparken yanlış bir üslup kullanılıp; ayrıca iftira suçu veya hakaret suçu oluşturabilecek eylemlerden kaçınılması gerekir. Bu süreçte bir ceza avukatından destek alınması her zaman için tavsiye edilmektedir. Dilekçenin nereye hitaben yazıldığı, dosya numarasının belirtilmesi, dilekçeyi yazan kişinin bilgilerinin yer alması ve dilekçenin sonuç bölümünde ne talep edildiğinin mutlaka yazılması gerekmektedir. İddia edilen olaya ilişkin olarak lehe olan Yargıtay Kararlarının araştırılması ve dilekçeye eklenmesi de son derece önemlidir. Savunma dilekçesinin çok uzun olması, dilekçenin iyi olduğu anlamına gelmemektedir. Bu hususta dilekçede gereksiz tekrarlardan kaçınılması, ilgi ve alakasız konular üzerinde durulmaması gerekir. 

CEZA HUKUKUNU BİLMEYEN BİRİ SAVUNMA DİLEKÇESİ YAZABİLİR Mİ? 

Savunma dilekçesi yazarken ceza muhakemesini ve kanunları bilmek mühimdir. Örneğin usulüne uygun bir arama kararı bulunmamasına rağmen şüphelinin evinin aranması ve bunun sonucunda da suç delili ele geçirilmesinin hukuken bir geçerliliği bulunmamaktadır. Dilekçeyi yazan kişinin, bu durumu bilebilmesi için ceza hukukunu çok iyi bilmesi gerekir. Hayatında hiç savunma dilekçesi yazmamış ve mevzuatı bilmeyen bir kimsenin elbette iyi bir savunma dilekçesi yazması beklenemez. Bu sebeple savunma dilekçesi yazan kişinin ceza hukukuna son derece hâkim olması gerekir.

SAVUNMA DİLEKÇESİ ÖRNEĞİ 

…… MAHKEMESİNE


DOSYA NO                    …… 


SANIK                            …… 


MÜDAFİ                        …… 


KONU                            Savunma dilekçesi 

AÇIKLAMALARIMIZ          

Müvekkil …… suçsuz olup; beraatine karar verilmesi gerekmektedir. Şöyle ki; 


1- Müvekkil, uyuşturucu madde ele geçirilen aracın sahibi olmayıp; araç …… ismine kayıtlıdır ve aracı fiilen …… isimli kişi kullanmaktadır.
 
2- Uyuşturucu maddelerin söz konusu araca müvekkil tarafından konulduğuna ilişkin hiçbir somut delil bulunmamaktadır. Suç konusu uyuşturucu maddelerde ve aracın torpido kısmında müvekkilin parmak izi ve benzeri hiçbir delil bulunmamaktadır. 


3- Masumiyet karinesi uyarınca da müvekkile beraat kararı verilmesi gerekmektedir. 


CGK., E. 2011/10-776 K. 2012/252 T. 26.6.2012 
“…masumiyet (suçsuzluk) karinesinin bir uzantısı olan “şüpheden sanık yararlanır ilkesi” ceza yargılaması hukukunun evrensel nitelikteki önemli ilkelerinden birisidir. Sanığın bir suçtan cezalandırılmasının temel koşulu, suçun kuşkuya yer vermeyen bir kesinlikle ispat edilmesine bağlıdır. Şüpheli ve aydınlatılamamış olaylar ve iddialar sanığın aleyhine yorumlanarak hüküm tesis edilemez. Ceza mahkûmiyeti bir ihtimale değil, kesin ve açık bir ispata dayanmalıdır. Bu ispat, teorik de olsa hiçbir kuşku ve başka türlü bir oluşa olanak vermemelidir. Yüksek de olsa bir ihtimale dayanılarak sanığı cezalandırmak, ceza yargılamasının en önemli amacı olan gerçeğe ulaşmadan hüküm vermektir. İhtimallere dayanan gerekçe ile hüküm kurulamaz…” 


4- Müvekkilin kanında herhangi bir uyuşturucu maddeye de rastlanılamamış olup; benzeri bir suçtan sabıkası bulunmamaktadır. Ayrıca yapılan arama hukuka aykırıdır. 


T.C. YARGITAY 20. CEZA DAİRESİ E.2015/28 K. 2015/2428 T.24.06.2015
“…hukuka aykırı aramalar sonucu ele geçirilen uyuşturucu maddelerin, “suçun maddi konusu” ve “suçun delili” olarak hükme esas alınamayacağı gözetilerek, somut olayda suçun maddi konusunun bulunmaması sebebiyle suçun unsurları oluşmadığından, SANIK HAKKINDA BERAAT KARARI VERİLMESİ GEREKİRKEN, TCK’ nın 188/3-4 fıkraları uyarınca mahkûmiyet hükmü kurulması…” 

Yukarıda açıklanan tüm sebeplerle müvekkile beraat kararı verilmesini talep etme zorunluluğu hâsıl olmuştur. 


SONUÇ VE İSTEM       : Müvekkilin iddia edilen suçu işlediğine ilişkin olarak hiçbir somut delil bulunmaması ve müvekkilin suçsuz olması sebebiyle BERAATİNE karar verilmesini saygılarımızla arz ve talep ederiz. (Tarih: …/…/………) 

SANIK MÜDAFİ 
……